PELVİK TABAN
🎯Pelvik taban kasları;
Pelvisin tabanını oluşturur ve 4 önemli fonksiyonu vardır:
➰Destekleyici: Core kasları ile birlikte, pelvik organları etkileyen pasif yerçekimi kuvvetine ve dinamik intraabdominal basınca karşı core stabilizasyonunu oluşturur.
➰Sifinkterik: Bu kaslar anterosuperior yönde kısalarak üretra, vajina ve anorektal birleşme yerini sıkıştırıp üriner ve rektal kontinansı sürdürürler.
➰Cinsel: Seksüel memnuniyeti arttırmak için orgazm sırasında ritmik olarak kasılırlar.
➰Postürel stabilizatör: Transvers abdominis, multifudus ve pulmoner diyafram kası ile birlikte çalışarak pelvik taban kasları core bölgesinin oluşturduğu "teneke kutu"nun tabanını oluşturur.
🎯 Zayıf bir pelvik taban kuvveti pelvik organ prolapsusu ve idrar veya fekal inkontinans ile ilişkilidir. Kadınların %97'si hayatları boyunca çeşitli seviyelerde pelvik taban kaslarında disfonksiyonu deneyimlemişler ve bu durum mesane, rektum veya ince bağırsakta "düşme"ye neden olmuştur.
🎯 Üriner ve fekal inkontinans her yaştaki kadınların %72'sinde görülür. Bağırsak inkontinansı toplumsal bir damga olabileceği için kayıt altına alınmayan bir çoğunluk olduğu düşünülmektedir. Ancak üriner inkontinans pelvik taban ve core kasları egzersizleri ile tedavi edilebilir. 18-59 yaş arasındaki erkeklerin %31'i ve kadınların %43'ü zayıf pelvik taban kaslarına bağlı üriner inkontinans nedeniyle fiziksel yakınlık sırasında kaygılı olduklarını belirtmişlerdir. Yaşlanan kadınların %80'i de benzer endişeye sahiptirler.
💥💥💥Pelvik taban kasları doğumdan sonra, diyabet, abdominopelvik cerrahiler, kabızlık, kronik öksürük, hormonal değişiklikler ve yaşlanmayla gelen kas kütlesi kaybı gibi tıbbi komorbiditelerden zayıflamış olabilir.
💥💥💥Pelvik taban zayıflığı sıkça karşılaşılan bir durum olduğu için lumbopelvik, ürolojik, jinekolojik, cinsel ve gastrointestinal disfonksiyon varlığında kas güçsüzlüğünü, spazmını veya diskoordinasyonunu gidermek için pelvik tabanda kas kuvveti rutin olarak değerlendirilmelidir.
Pelvik taban kaslarının kuvvetini ve fonksiyonunu değerlendirmek için kullanılan yöntemler şunlardır:
- Pelvik taban kas aktivasyonu varlığı: klinik gözlem, dış perineal palpasyon, vajinal veya rektal dijital palpasyon, EMG ve basınç göstergeleri.
- Pelvik tabanda kas kuvveti tayini: rektal veya vajinal palpasyonla manuel kas testi, vajinal koniler ve vajinal sıkışma basıncı.
- Pelvik taban kas yapısının ek görüntülemesi için abdominal veya pelvik iki boyutlu ultrasonografi, ultrasonografi ve manyetik rezonans görüntüleme yapılabilir.
Pelvik tabanın kaslarını görselleştirmek zordur, çünkü çoğu öğrenci anatomi sınıfında bu bölgeyi inceleme fırsatı bulamamaktadır. Hem erkek hem de kadınlarda, ürogenital bölgede, erkek ve dişi dış genital organa göre boyut ve farklılık gösteren beş kas vardır. Bu beş kas, yüzeysel ve derin katmanlara ayrılmıştır. Yüzeyel kaslar, levator aninin üç parçasını (puborektalis, pubokoksizum, iliokoksizum) ve iskiyokoksizumu içerir. Bağ dokusu ve derin transvers perine kası derin katmanı oluşturmaktadır.
Süperfisial katman en dıştakı katmandır, 8 şeklindedir ve askı görevi görür.Yüzeyel katman kütlesel olarak bakıldığında ince olmasına rağmen oldukça duyarlıdır. Bu bölge, anal ve üretral sfinkterlerin kontrolünden sorumludur, bu nedenle bu kaslar kontinan olmada önemli bir rol oynamaktadır. Etkili çalışabilmeleri için de sfinkterlerin pelvik tabanın, özellikle de bağ dokusu elemanlarının desteğine ihtiyacı vardır. Ek olarak abdominal kaslar; pelvik taban kas sistemiyle aynı bağ dokusu bağlantılarını paylaştığından, pek çok kadında pelvik taban kas sistemiyle birlikte güçlendirilmesi gerekir.
Derin pelvik taban kasları dinlenme durumunda iken tonusu en yüksek kaslardır ve hareket etme, postüre ve nefes almaya hayati bir katkı sağlarlar. Bu kaslar, dik duruşta pelvik ve abdominal organların ağırlığını sürekli olarak desteklemelidir. Derin pelvik taban pelvik diyafram olarak adlandırılır. Pulmoner diyafram ise "çatı" olarak da adlandırılır, minimal duyusal innervasyona sahiptir ve hareketi doğrudan hissedilmez. Pulmoner diyafram iyi çalıştığı zaman pelvik taban fonksiyonları da dengeli bir trambolin gibi müthiş bir gerilim kuvveti ve elastikiyete sahip olur. Omurilik stabilitesi ve lokomasyonun sağlanmasında hayati bir rol oynar. Ön kısımda derin karın kasları, omurga etrafındaki multifidi ve pulmoner diyaframın hepsi pelvik diyafram ile sinerjik olarak birlikte çalışmalıdır.Pelvik tabansız bir core düşünülemez!
PERİNE KASLARI:
- Bulbokavernöz: Vajianın girişini çevreler ve Sfinkter ani eksternus ile lifleri karışır.
- İskiokoksizum: Tuber iskiumun iç yüzeyinden başlar ve crus klitorisin yanlarına ve alt yüzeyine tendinöz aponevroz olarak yapışır.
- Yüzeyel transvers perine: Tuber iskiumun anteromedialinden başlar ve perineal gövdeye yapışır.
- Derin transvers perine: İskiumun iç yüzeyinden başlar ve perineal gövde ile vajina duvarı arasında harmanlanır.
- Üretral sfinkter: Üretranın alt kısmını çevreler ve transvers perineal ligamandan başlar. Karşı taraftan lifler ile iç içe geçer.
- Puborektal: Her iki tarafın simfizisinden lateralinden başlar ve rektum ile anal kanal arasında ventral bir kıvrılmaya neden olan anorektal kavşağı sarar. Kısmen dış anal sfinkter ile iç içe geçer.
- Pubokoksizum: Pubik kemikten (puborektalis kasının menşeinin lateralinden) başlar perineumun tendinöz merkezi, anokoksizal gövdeye ve kuyruk sokumuna kadar uzanır. Erkeklerde medial kas lifleri kısmen prostata bağlanır.
- İliokoksizum: Obturator internus kasının fasyasının lateralinden kuyruk sokumuna doğru uzanır. Bir bütün olarak, levator ani, V-şekilli bir yapı oluşturur. Her iki levator kolu da prerectal liflerle ürogenital hiatusa (ventral) ve anal hıatusa (dorsal) bölünen üçgen bir açılımı (levator hiatus) sınırlar. Ürogenital boşluk üretranın yoludur ve kadınlarda vajinadır. Rektum anal hiatus boyunca devam eder.
Yorumlar
Yorum Gönder